Toponymie ilmi, yer adları üzerine kurulmuş bir bilim dalı. Avrupa lisanı ile isimlendirilmiş bu ilmin, Türkçe karşılığı “Yer isimleri bilimi” olarak verilmektedir. Toponymie ilmi çeşitli dallara da ayrılmaktadır. Topografik alanlar üzerinde kurulu yerleşim yerlerinin adları; yani dağ, bayır, tepe, ova, bel, yayla, sırt, v.s gibi arazilerdeki yer isimleri üzerine incelemelerde bulunan Toponymie ilmi dalına, “Oronymie” ismi verilmiştir. Deniz, ırmak, dere, çay, göl gibi yerlerin aldığı isimler üzerinde inceleme yapan Toponymie ilmi dalına ise “Hydronymie” denilmektedir.
Tarih, etnoloji, arkeoloji ilim ve incelemelerinde sıkça kullanılan bir bilim dalı Toponymie.. Bu ilim sayesinde yer adlarından hareketle, o yerdeki göç hareketlerini, etnik yapıyı ve çeşitli tarih unsurlarını ortaya çıkarmak mümkün olabilmektedir.
Anadolu’ya göçlerle gelen oğuz boylarının mesken tuttukları yerlere göre boy, soy, şöhretli kişi adları vermelerinden hareketle, bulunduğumuz zamandan geriye doğru, insan ve topluluk menşe’leri hakkında, bunların tarihleri ve zamanlarına ait bilgiler, Toponymie ilmi vesilesiyle incelenebilmektedir.
Anadolu’daki yer adlarını inceleyen Toponymie bilimine yatkın bilim adamlarımız; Anadolu yer adlarının Türk ve yabancı diller kökenli olmak üzere iki gurupta toplandığını tespit etmişlerdir.
Anadolu sınırlarında bulunan yer adlarının genelde yabancı kökenli dillerden geldiğini, merkeze yöneldikçe yer adlarının, tamamına yakınının Türkçe kökenli adlar olduğu belirlenmiştir.
Anadolu’daki yer adlarının, öz Türkçeyi içinde barındırdığı ve arı-duru / bozulmamış / yozlaşmamış! Türkçe olarak, kendini yüz yıllardır muhafaza ettiği gözlemlenmiştir.
Köyümüzün adı olan “Alasökü” adının Anadolu’ya gelen oğuz boylarının kullandığı ve yaşadıkları bölgeleri tanımlarken verdiği adlardan olduğu, bu bilim adamlarınca kabul edilmektedir.
Genelde orman bölgelerinde kurulu köylerde, bilhassa ormanları ile meşhur; Kastamonu, Sinop, Zonguldak, Bolu, v.s şehirlerimizin sınırları içersinde yer alan köy adlarında, sıkça kullanılan “Sökü” adının da böyle verildiği tespit edilmiştir.
Sökmek kelimesinden gelen “Sökü” adı; ormandan yer açıp orada tarla edinen oğuz boylarının, o yerleşim yerindeki varlığını yansıttığı; bundan dolayı bu orman tabiatının yoğun olduğu şehirlere ait bölgede yurt kuran oğuz boylarının, yaşadıkları bu mekânlara; Kozsökü, Ortasökü, Sulusökü, Aşağısökü, Avlağısökü, Güzsökü, söküveren, v.b benzer adlar verdikleritespit edilmiştir.
Köyümüzün ismi olan “Alasökü” adının da, burada yurt tutan oğuz boylarından, bizlere miras kalan kültürel bir değer olduğu anlaşılmaktadır.
Muhtemelen tam tepe zirvesinde olan “Alasökü” oğuz boylarının burayı mesken edinmesinden sonra ormandan açılan tarlalar yoluyla iskana elverişli hale getirilmiş, bu yüzden adını “Sökü” olarak aldığı; müteakiben her mevsimde tam tepe zirvesinde, orman içindeki çeşitli tarla renkleri ile bezenmesi nedeniyle, yine oğuz boylarında çokça kullanılan “ALA” Türk Dil Kurumu sözlüğündeki; 1. Karışık renkli, çok renkli; "Bakınız: http://www.tdk.gov.tr/index.php?option=com_bts&arama=kelime&guid=TDK.GTS.539d325beb2d64.71361113" sıfat tamlamasıyla birlikte “Alasökü” adını aldığı kanaatindeyiz.
Alasökü isminin etimolojisine dair bu tez/yoruma bazı itirazlar bulunmaktadır. İlçe tapu kayıtlarında ALASEKİ isminin geçtiğinden dolayı yapılan bu itirazların haklılık payının az olduğu kanaatindeyiz.
Türk dil kurumu lugatına ve diğerlerine de bakıldığında ALASEKİ kelimesi yoktur dolayısıyla anlamı hakkında da bilgi yoktur.
Google'da bu kelime (Alaseki) tarattırıldığında karşılığı bulunmamaktadır. Türk dil kurumu sözlüğünde ise ALASÖKÜ kelimesi karşılığı "Kastamonu ili, Taşköprü ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.http://www.tdk.gov.tr/index.php?option=com_bts&arama=kelime&guid=TDK.GTS.539d3384aef973.24444768" olarak verilmektedir. Dolayısıyla ALASÖKÜ adı tescillenmiş olduğu veçhile Taşköprü Nüfus idaresindeki, ALASEKİ isminin buna göre (ALASÖKÜ) revize edilmesi gereklidir.
ALASEKİ kelimesinin bir tamlama olduğunu nazarı itibara alarak sadece seki kelimesine bakıldığında Türk Dil Kurumu sözlüğü; " 1. Oturmak için evlerin önüne taş ve çamurdan yapılan set. 2. Oturulacak sedir biçiminde taş veya set. 3. Toprak üstündeki yükseklik, doğal set, taraça. 4. coğ. Akarsuların iki yakasındaki yamaçlarda, bazı deniz ve göl kıyılarında görülen basamak biçiminde yeryüzü şekli, teras. http://www.tdk.gov.tr/index.phpoption=com_bts&arama=kelime&guid=TDK.GTS.539d35179ae9c8.18396402" anlamını vermektedir ki; köyümüzün topografyası/fiziki yapısı asla bu anlama gelecek şekilde olmadığı açıktır.
Ezcümle Alasökü köyü sınırları veya bitiminde olan Büyük Dikmen, Küçük Dikmen olarak adlandırılan tepe silsilesinin, Güneybatı-Batı istikameti, Alasökü köyünün bulunduğu üçüncü tepedir. Dolayısıyla bu tepenin yani Alasökü köyünün de Saraycık dağı silsilesine doğru Orman olarak devam etmesi gerekirken zamanla ağaçlardan arındırılarak günümüz topoğrafyasını aldığı düşüncesi makul bir tez olarak görülmektedir.
Altını özenle çizmeye çalıştığımız bu husus GOOGLE EARTH üzerinden rahatlıkla tespit edilebilir.
Cengiz Duman
Araştırmacı-Yazar