Köyümüzün bulunduğu bölgedeki kadim Paflagonya medeniyetine ait tarihi kalıntılardan, 2000 yıl ve daha öncesinde Paflagonya veya diğer medeniyetlerin insanlarının bu bölgede yaşadığı bilinmektedir. Paflagonya medeniyeti ve insanlarının bilgi ve tecrübe birikimlerinin o dönemlerde bile , kayalara dahi şekil verebilecek kapasitede, yüksek teknolojiye sahip olduğu görülmekte ve anlaşılmaktadır..
Çağlar öncesi medeniyetler köyümüzün EŞŞEK DERESİ mevkiinde DİREKLİKAYA dediğimiz oyma mezarı bize bırakmışlardır maalesef bu kaya mezarının önündeki sütun define avcıları denen kendini bilmez kişiler tarafından kırılmıştır bu tür oyma kaya mezarları KASTAMONU ve çevre vilayatlerinin bir çok yerinde daha bulunmaktadır.
Ayrıca aynı medeniyetlerin izleri köyümüz içinde ve çevresinde KÖRİSTAN dediğimiz daha küçük çapta kaya mezarları bırakmışlardır.Bunlardan en önemlisi köyümüzün alt sokağında bulunan kaya mezarıdır.Bu mezarın bir ucunun harmana kadar gittiği,mağaranın devamında altından yapılma saban ve boyunduruk bulunduğu köyümüzün efsanesi olarak anlatılmaktadır.
Köyün muhtelif yerlerinde yapılan kazılarda eski çağlara ait mezarlara rastlanıştır.
Köyümüze ilk Türk kaflilesi tahminen 1500-1600 yıllarında yerleştiğini tahmin etmekteyiz. Köyümüzün örf,adet ve eski köy sakinlerinin lehçelerine göre bizim atalarımızın göçebe Türkmen aşiretlerinin kültürlerini anımsatmaktadır. Köyümüzün yalın türkçe adından yola çıkılarak bile köyümüzü iskan edinen atalarımızın, Oğuz boyundan Türkler oldukları rahatlıkla anlaşılabilmektedir.
Günümüz türkçesinde kullanılmayan ama öz Türkçe olduğundan emin olduğumuz pek çok kelime atalarımız tarafından bizlere az da olsa kültürel miras olarak aktarılmıştır.
Benim görüşebildiğim yaşlılardan dinlediğime göre köyümüzün yerinin sonradan şimdiki iskan olunan mevkiye geldiğidir.
Köyümüzün ilk kuruluş yeri, bugünkü KARŞIKÖY dediğimiz, pınar ve bu pınarın çevresinde bulunmaktaymış.Bu eski köyden kalıntı olarak sadece KARAÇALI bölgesindeki mezarlık günümüze kadar ulaşmıştır. Bilindiği gibi tarihe ilk önce mezarlar ışık tutmuştur. Mezar bölgeleri "Kabristan"ı olmayanların iskan bölgeleri de yoktur.
İsmi harman ardı olarak bilinen bölgemizin, eski köy halkı tarafından kullanılan bir harman alanıdır.Köyümüzdeki bazı yaşlılar bu kalıntıları hatırlamaktadır.
Köyümüz cumhuriyet döneminde Boyabat a bağlıydı. Köyden büyük şehre gidenler,askere gidenler, Boyabat yönüne gidiyorlarmış, daha sonraki yıllarda Taşköprü ye ulaşım daha kolaylaştığından,Alasökü köyümüz,
KASTAMONU iline dolayısı ile TAŞKÖPRÜ ilçesine bağlanmıştır.
Köyümüz uzun yıllar kısır tarım ve ufak çaplı hayvancılıkla uğraşmıştır.1945 ve daha sonraki yıllarda göçlerle köyümüzden başta İstanbul olmak üzere Ankara ve İzmire yerleşim olmuştur.Köyümüzünde kışın çok az kişi ikamet etmekte olup yazın 100 -150 arasında nüfüsa sahip olmaktadır.
Yrd.Doç. Dr. Ali DUMAN
İnönü Üniversitesi
İlahiyat Fakültesi